Perşembe akşamı ilk bölümünün yayınlanmasından hemen sonra sosyal medyada fırtınalar yarattı Suskunlar. Twitter, Ekşisözlük gibi siteler çoğunlukla olumlu yorumları ile (ki bu pek alışılmış bir şey değil :D ) doldurdular ekranları. Bunun üstüne Sleepers' in bir uyarlaması olduğunu öğrenince insan ister istemez merak ediyor.
Böyle bir dizinin başlayacağını biliyordum ama bu kadar ses getireceğini tahmin etmemiştim açıkçası. Sonra yönetmenine baktım ve başarısının nedenini anladım...Umur Turagay. Biraz takip edenler bilir ki, Umur Turagay eskiden beri hep az ve öz işlere imza atmıştır. Sinemadan daha çok yönettiği reklam ve kliplerle benim bundan yıllar önce dikkatimi çekmişti. O zamanlar (aslında hala da devam eden.....) klip yönetmeni olma merakım nedeni ile bu isim kafama kazınmıştı. İsmini görünce, insanların özellikle "çok kaliteli çekimi var" yorumlarının nedenini anladım ve diziye olan merakım daha da arttı.
Dün gece tekrarına denk gelince uzandığım yerden doğruldum ve izledim. Gerçekten görüntüler, kurgu ve oyunculuk açısından çok çok iyi bir şey çıkmış ortaya. Yani yorumların hiç de abartılmadığını farkettim. O yorumlarla birlikte herkes bir korkusunu dile getirmiş ki çok çok haklılar. "İnşallah gereksiz uzatıp da mahvetmezler diziyi". Bu o kadar haklı bir korku ki, şu an ülke çapında referandum yapılsa ülkenin bir çok sorunundan önce hemfikir olacağı konu bu :). Dizinin sevgili yapımcıları, lütfen halktan yükselen bu sese kulak verin. Yerinde ve zamanında bitirin. Bırakın dizi efsane olsun.
Mesela Prison Break dizisinin hep ilk sezonda bitirilmemesine hayıflanırım ben gizliden gizliye. O kadar güzel bir konu, resmen TV dünyasının efsanesi olacakken, uzatılması hiç de iyi olmadı. Ha yine zevkle izledik ama efsane olamadı. O günden beri de tek sezonluk diziler isterim ki son zamanlarda yapılan "Son" dizisinin tam bana göre olduğunu yazmıştım.
Dizinin konusunu ise burada yazmayacağım. Bi zahmet izleyin :)
Şu sıralar üst üste böyle güzel yapımların olması ile umutlanmaya başladım aslında. Hani her şeyin bir geçiş dönemi olur ve o dönem genelde sancılı geçer ya. Galiba biz bu dizilerin sancılı geçiş dönemini atlattık yavaş yavaş. Millet kafa patlatmaya başladıkça, önüne konulandan memnun kalmama hakkını farkettikçe, yapımlar daha da kaliteli omaya başlayacak sanırım. Tabi bunda sosyal medyanın etkisi çok büyük. Bize diretilen, ya da oluşturulan tüm sahte gündemleri delip geçecek bir silah aslında sosyal medya. Artık istemeseler de kaliteli şeyler yapmaya başlayacaklar çünkü eleştriler onlara her yoldan ulaşabilecek. Bu güzel bir şey, dozunu bilelim, haddimizi bilelim ve bu silahın kıymetini bilelim...
0 yorum:
Yorum Gönder