Beni bırakma Dr. House...

           

Duydum ki bitiyormuşsun...

Seni bitiremezler bilirim. Ortada bir "bitme" söz konusu ise bu sen istediğin içindir.

Sana yeni bulmacalar bulamadık. Sıkıldın belki de...

Senin ilgini çekecek vakaları yazmak her senaristin yapacağı iş değil, onu da bilirim.

Ama hakkını vermek lazım 8 yıl iyi idare ettiler seni. İyi ki de ettiler. Bana hayatım boyunca izlediğim "En iyi" diziyi verdiler.

Bu dizi sadece bir ekibin enterasan vakaları çözmesi üzerine değildi. Hatta belki en sıkıcı yanı oydu. Biz daha çok House' un hayata dair tespitlerine ve diyaloglarına vurulmuştuk. Kişilik analizlerine, doğrularına, ahlak (!) kurallarına ve sisteme baş kaldırışına. "Cahillik mutluluktur" u çok iyi anlamıştık çünkü House çok mutsuzdu.

Hugh Laurie, biliyorum bu dizi senin için yazıldı. Yani adamlar sana "bir dizi yazdık oynar mısın?" demediler. Sana özel bir dizi yazdılar. Aksi taktirde oynadığın karakter ile uyumunu nasıl tarif ederim bilmiyorum.

                  

House' a bunca yıl katlanmış insanlar...

Sevgili Cuddy. Sen House' un asıl "Vicodin" i idin. Sensiz ayakta kalamazdı, kalamadı da...Neden gittin bilmiyorum ama sen gittin ve her şey değişti.

Wilson, sana dünyanın en yumuşak huylu, en sabırlı arkadaşı ünvanını vermek istiyorum. Nasıl dayandın yıllarca bu adama. En zor zamanında hep sen vardın. Kavga ettin, yaralandın, kızdın, üzüldün, aldatıldın ama hep yanındaydın. İddialarından kaybettiğin paralara ev alırdım be. Sen nasıl güzel bir insandın.

Chase, az yakışıklı değilsin ha. Zekisin de. Yine de yaraların vardı her normal insan gibi. İtiraf ediyorum o ekibe giren her kadın doktoru kıskanıyordum.:)

Foreman, sana uyuz olduğum kadar kimseye uyuz olmadım şu dizide. Ama seni bile göremeyecek olmak içimi burkuyor. İnanamıyorum kendime.

Cameron, seni de sevmezdim ama içini rahatlatacaksa itiraf ediyorum, senden sonra gelenler alamadı yerini.

Taub, House' un sana taktığı lakaplar var ya, üzgünüm ama hepsi doğru. Hepsi sana cuk oturuyordu. Sen benim gördüğüm diziye ortasından girip de en yakışan adamdın. Sen ve burnun :)

Thirteen, sözüm sana, çıkmayacaktın kızım bu diziden. İki kıytırık rol için olmadı bu. Pişmansın biliyorum.

Masters, sen dizinin en zekisiydin. House ve Chase' den sonra tabi. Ama tecrüben yoktu be güzelim.

Park, bence sende iş vardı ama zamanın yeterli değildi. Kısmet değilmiş.

Adams, hiç havalara girme, sadece güzelsin diye girdin işte diziye..HIH

Kutner, ekibin en etkisiz elemanı gibi görünsen de sana adanmış iki bölüm, dizinin en iyi bölümleri arasında yerini aldı.

Amber, diğer adı ile "Bayan Cadaloz". Canlı halinden de çektik, hayalinden de. Ne illet bir kadınmışsın sen derdim ama bu dizi öyle bir diziydi ki seni bile sevdirmişti bize. Sen gidince sadece Wilson' ın değil bizim de bir yanımız eksik kaldı.

Sevgili asansör, seni unuttum sanma. Az mı durduruldun son anda. Gerek bir bastonla, gerek bir elle ya da bir hasta dosyası ile. Bazen House kaçarken yakalandı, Bazen House kaçanları yakaladı. Sen dizinin çok önemli bir elemanıydın :)

            

Ve sen House, hayatımda görüp görebileceğim en ilginç dizi karakteriydin. Eminim öyle de kalacaksın. Senin üzerine biri gelemez. Mümkün değil. Duydum ki bitiyormuşsun. "Beni bırakma Dr. House" dersem kalır mısın? Bak son zamanlarda kendimi iyi hissetmiyorum ama kan tahlillerim normal. Hadi çöz beni....:/ (yersen)

Ama kim tutabilmiş ki seni, sen istemedikçe. Ne hapishaneler, ne akıl hastaneleri sana engel olabildi. Ben şimdi karşında dursam ne işe yarar. Şimdi kalan bir kaç bölümüne, şişede kalmış son "Vicodin" lerim muamelesi yapıyorum. Biliyorum ki sen gidince "Vicodin' i bitmiş House" gibi kalacağım ortalıkta. Ağrıyan bir bacakla...:(